Ne yapacaksınız?
Ne yapacaksınız yani, o günün ertesinde başka bir insan mı olacaksınız? Sonuçlar hoşunuza gitmediğinde, bulunduğunuz bedeni terk edip başka bir beden mi bulacaksınız? En sevdiklerinizi artık sevmeyecek misiniz? Onlar için gerekirse tıpkı bir gün önce olduğu gibi, bir gün sonra da ölmeyecek misiniz? Ne değişecek? Sizde dün olmayan ne olacak, ne gerçekleşecek? Öfke mi? Kaygı mı, korku mu? Bunlar şimdi de yok mu? Daha mı çoğalacaklar? Peki daha nasıl çoğalacaklar? Zaten yeterince öfkeli değil misiniz? Yeterince kaygılanmıyor, korkmuyor musunuz?
Sizi alsak bugünden, ışınlasak o güne neyi daha çok hissedeceksiniz? Yoksa daha mı çok isteyeceksiniz kurtarmayı memleketi? Daha mı çok seveceksiniz o gün? Yahut vaz mı geçeceksiniz tümüyle bu savaştan? Yeter mi diyeceksiniz? Kızıp, küsüp, lanet okuyup çekilecek misiniz bir köşeye? Ne yapacaksınız yani, o günün ertesinde başka bir insan mı olacaksınız? Sonuçlar hoşunuza gitmediğinde, bulunduğunuz bedeni terk edip başka bir beden mi bulacaksınız?
Bence o günün ertesinde güneş yine doğacak. Siz belki bir gün öncesinden daha mutlu, belki de mutsuz olacaksınız. Ama yaşayacaksınız. Belki daha kolay, belki daha zor. Ama ille de yaşayacaksınız. Varsa şayet çocuklarınız, o gün göreceksiniz ki, içinizde 10 şiddetinde bir deprem ertesi yılgınlığıyla bile, yine de güleceksiniz. Yoksa şayet çocuklarınız, başkalarının çocuklarını düşünecek, yine güleceksiniz. Aynanın karşısına geçeceksiniz belki de, bir yandan gözyaşlarınızı silecek bir yandan kendi çocuklarını düşünmeyenlere küfürler savuracak ama onların çocukları için de yine siz güleceksiniz. Çünkü siz böyle insanlarsınız. Sizi bu yüzden asla yenemiyorlar ve yenemeyecekler. Çünkü sizinki gayet imkansız bir savaş ve siz de bunun farkındasınız. Peki, ne yapacaksınız?
Yorumlar
Yorum Gönder